Tebliğ Yetkili merci kararının tebliğ edildiğine ilişkin belgelerin dosyada bulunması gerektiği… (D.2.D. E:2000/2500,K:2000/3168)

Görevinden doğmayan suç Sanığın suçunun 4483 sayılı Kanuna göre soruşturulabilmesi için görevi sebebiyle işlenmiş olmasının gerektiği: (D.2.D., E,2000/2514,K:2000/3302

1) Ön inceleme ile görevlendirilenlerin, sanıkların leh ve aleyhlerindeki tüm delilleri toplamaları gerektiği hk. 2) Ön inceleme emri verilmesinden sonra, ön inceleme raporu düzenlenmesinin zorunlu olduğu hk. D.2.D., E:2000/2526, K:2000/ 3570

Sanığın ölümü halinde verilen soruşturma izninin kaldırılacağı hk. D.2.D.E:2000/2549,K:2000/3251

Ön inceleme raporunun dosyada bulunması gerektiği hk. D.2.D., E:2000/2710, K:2000/ 3143

İtiraz süresini adli tatilin kesmeyeceği hk. (D.1.D., E. 2000/2712 - K, 2000/3145).

Sanığın ifadesi alınmadan ön inceleme raporu düzenlenemeyeceği hk. D.2.D., E:2000/2721 ,K:2000/3134

Soruşturma izni kararının dosyada bulunması gerektiği(İkinci Daire 13.9.2000 E:2000/2766,K:2000/3121)

“Danıştay 2. Dairesinin 4483 sayılı Kanuna göre verdiği kararların kesin olduğu ve tekrar incelenemeyeceği…(D.2.D. E:2000/2896,K:2000/3147)

…Teftiş Kurulu Başkanı hakkında maiyetinde görevli olan müfettiş tarafından ön inceleme yapılamayacağı hk(D.2.D., E:2000/2908 , K:2000/3202).

Zamanaşımı varsa soruşturma izni verilmeyeceği hk. D.2.D., E:2000/3195,K:2000/3898

Sanık itirazının yerinde olması durumunda soruşturma izninin kaldırılacağı… (D.2.D.E:2000/3327 , K:2000/4049)

Ön inceleme yapılan suç. konularının bazıları hakkında eksik karar verilmesi durumunda, dosyanın yetkili mercie bu hususu tamamlatmak üzere iade edileceği hk. D.2.D.,. E:2000/3459,K:2000/4196

4483 sayılı Kanuna göre itirazdan feragat edilemeyeceği…(İkinci Daire 12.12.2000 E:2000/3517 ,K:2000/4158)

Aynı sanıklar ve aynı eylemlerinden dolayı iki ayrı dosya açılmış ise dosyaların birleştirileceği……(İkinci Daire 26.1.2001E:2000/3654,K:2001 /262)

Suçun oluşmaması halinde soruşturma izni verilmeyeceği hk. D.2.D., E:2000/3679,K:2001/245

…Genel müdür olan sanığın "yürütmenin durdurulması ve katılanın görevine iadesi" konusunda Danıştay kararını tebligat tarihinden itibaren 30 gün içinde yerine getirmemekten ibaret eylemi T.C.K..nın 228. maddesindeki suçu oluşturur.(4.C.D.E: 2000/5861 K:2000/6973)

…Müfettişlerin, duyuruda bulundukları suçlarla ilgili olarak yetkili merciin soruş­turma izni verilmemesine ilişkin kararlarına karşı itiraz haklarının bulunmadığı hk.(D.2.D.,E:2001/48, K:2001/48).

…Devlet memurlarının bir şahıs veya diğer bir memur hakkında, görevini yasaya aykırı şekilde kötüye kullanmak suretiyle bulunduğu keyfi işlem, eğer doğrudan doğruya kişiye yönelip kişisel bir hakkın zarara uğramasına neden olmuşsa T.C.K..nın 228. maddesinde düzenlenen suçu oluşturur. (C.G.K., E: 2001/4-86 K:2001/92)

…Hakkında soruşturma izni istenen görevlilerin, Belediyede çalışan başörtülü personel hakkında disiplin işlemi yapmayarak göreve bu şekilde gelmelerine göz yumdukları anlaşıldığından İçişleri Bakanınca soruşturma izni verilmesi yolundaki karara karşı yaptıkları itirazın reddine, dosyanın yetkili Cumhuriyet Başsavcılığına, kararın bir örneğinin bilgi için İçişleri Bakanlığına gönderilmesine ………. karar verildi.(D.2.D: E:2001/818; K: 2001/1763)

Memurların mesai saatleri dışında tatillerde ve izinli bulundukları sırada görevden doğma olmamak kaydı ile işlemiş oldukları kişisel nedenlere dayalı suçların (döğme hakaret tehdit vb) haklarında umumi hükümlere göre işlem yapılacağı.(Ceza genel kurulunun 13.12.1930 gün ve 48 sayılı kararı )

…Zimmet suçlarında faizin lüzumu ve ödenmesi konusunda genel hükümler uygulanır. (İ.B.K. 8.6.1938-22/11)

Her vatandaşın şikayet hakkı vardır. Rüşvet iddiasının ispat edilmemesi iftiraya delalet etmez.(Yargıtay 4. Ceza dairesi 14.2.1944 10861/1410).

Aynı zamanda şikayeti ihtiva eden ihbar kısmen tahakkuk ederse, iftira suçu teşekkül etmez. ( Yargıtay 4 üncü Ceza Dairesinin 13.3.1944 gün ve 4/71 sayılı kararı)

Paranın, kasadan iade niyetiyle alınması da zimmet suçuna teşkil eder. Temellük etmek niyetiyle hareket şart değildir. (C.U.M-15.10.1945-50/49)

Zimmet suçunun teşekkül edebilmesi için eşyanın vazife dolayısıyla failin tahsil ettiği veya idare ve muhafazası altında bulundurduğu eşyadan bulunması zorunlu bir şarttır. Başkalarına zuhul ve hatası eseri olarak tevdi edilen parada zimmet suçu bahsi konu olamaz. (5.C.D.-7.5.1948.-1197/1378)

Öğretmenler okula girdikleri dakikadan paydos edilip çıkacakları dakikaya kadar görevli sayıldıklarından iki ders arasındaki teneffüs zamanlarında görevli sayılacakları ( Yargıtay 4 üncü Ceza Kurulunun 7.9.1949 gün ve 1100/1905 sayılı kararı)

Zimmet suçunun meydana gelmesi için zimmete geçirilen paranın makbuz mukabili tahsil edilmiş olması gerekmez.(5.C.D-15.3.1949-48/2988/899)

Sanık, paranın bir kısmını köy halkına ödünç olarak tevzii ettiğini müdafaasında ileri sürmüşse de suçun teşekkülü için vazifesi dolaysıyla muhafaza altında bulunan bir parayı failin kendi menfaatine tasarruf etmesi şart olmayıp başkalarım menfaatine hizmet etmesi halinde de suçun teşekkül edeceğine göre temyiz itirazları ve tebliğname yerinde değildir.(5.C.D.-21.1.1949-3164/182)

Yalnız kendi uzmanlık bölümü ile ilgili olan bir hastalığın muayene ve tedavisi için çağrılmış bulunan hekim, çalışma saatleri dışında bile olsa hemen gitmek ve gereğini yapmak zorundadır. (Y.C.G.K.9.1.1961, E:1; K:1)

Takibi izne bağlı suçlardan bu izne alınmadan re’sen soruşturma yapılmaz. (D.2.D. E: 1961/2691 ; K: 3576)

İzinli bulunan memurun vazifesi mevzu bahis olmayacağından işlediği suçun umumi hükümlere göre takip edilmesi gerektiği .(Ceza genel kurulunun 22.6.1963 gün ve 59/58 sayılı kararı)

Yasal dayanağı bulunmayan disiplin komisyonu disiplin cezası veremez. (D.5.D. 31.12.1965 E.2968, K.267)

Şahsi şikayete bağlı hakaret suçundan kovuşturma yapılması için mağdur tarafından usulüne uygun verilmiş şikayet dilekçesi bulunmadığından, il idare kurulu kararının bozularak, karar verilmesine yer olmadığına (D. 2. D. 10.11.1966 gün ve 2828/2846 sayılı kararı)

…Dışarıdan mesleğiyle ilgili faaliyette bulunan teknik personele disiplin cezası uygulanması yerindedir. Devlet daire ve müesseselerinde görev alan mühendis, ve mimarların hariçte, kendi meslekleri ile ilgili faaliyette bulunmaları 3458 sayılı Mühendislik ve Mimarlık Hakkındaki Kanunun 9'uncu madde­si ile men edilmiştir. Hadisede, davacının arkadaşlık saikiyle de olsa özel bir şahsa ait projesinin statik hesaplarını yaptığı ve bayındırlık müdürlüğünden ücret alan bir elemanı kontrolörlüğünü yaptığı inşa­atta çalıştırdığı dava ve işlem dosyasının tetkikinden anlaşılmakla, Bakanlık Disiplin Komisyonunda davacı hakkında uygulanan işlemde mevzuata aykırılık görülmediğinden mesnedi bulunmayan davanın reddine (D. 12. D., E:1967/1022; K:1968/1791).

Disiplin kurullarınca verilen cezalar, Anayasanın 118'inci maddesine göre bir idari yargı kararı değil, idari bir işlemdir. Bu nedenle temyiz davası biçiminde değil, iptal davası biçiminde kesin karar veren kurul veya makama husumetin yöneltilmesi gerekir (D. D. K. 10.4.1970, E. 143; K. 053).

. İdare yürütmekle sorumlu bulunduğu kamu hizmetlerinin gereklerine uygun hareket etmeleri yolunda kamu görevlilerinin dikkatini her zaman çekebilir. (D.5.D., E.1970/5793, K.1971/6843)

Görev sırasında işlenmeyen ve görevden doğan bir suç niteliğinde bulunmayan işlemler,M.M.K.na tabi değildir.(Yargıtay Ceza Kurulu,1971/46 sayılı kararı)

…Sahte evrak düzenleme suçundan mahkum olan davacının yeniden göreve alınmamasında yasaya aykırılık bulunmadığı. (D.5.D., E.1971/15403, K.1972/9470 )

…Davacının hatalı olarak stajyerliğinin kaldırıldığının bilahare anlaşılması üzerine bu işlemin geri alınmasında idare hukuku ilkelerine aykırılık bulunmadığı (D.5.D.E: 1972/1459,K.1976/1165)

…Sağlık raporunun, çalıştığı kuruma gönderilmesinden doğan gecikmede bir kusuru bulunmayan davacının çekilmiş sayılamayacağı (D.5.D., E.1972/7716, K.1974/1083 )

“Soruşturmayı yapan makam” kavramından res’en disiplin cezası vermeye yetkili âmirlerin anlaşılması gerekir.(Danıştay 3. Dairesinin 29/05/1973 tarih ve E. No: 1973/272, K. No: 1973/269 Sayılı Kararı).

…Görevi başında kalmasında sakınca bulunmadığı halde, bir memurun salt ceza kovuşturmasına uğradığı ileri sürülerek görevden uzaklaştırılmasında hizmet gereklerine ve yasanın amacına uyarlık bulunmadığı. (D.5.D. E.1973/2246, K.1977/5771)

Disiplin soruşturmasını yapan kimse, disiplin kurulunda görevlendirilemez. (D.5.D. E.974/10222, K:1976/1267)

…Davacının görevinden izinsiz ayrıldığı tarihte aldığı sağlık raporunun başlangıç tarihi arasında 10 gün­den fazla bir zaman geçmekle beraber, ilgilinin raporunun başlangıcından iki gün önce rahatsızlığı nedeniyle gittiği İl İmar Müdürlüğüne başvurarak kendisini hastaneye havale ettirmesi ve hastanın gerekli tedaviyi iki gün sonra yapması karşısında, adı geçene yüklenebilecek bir kusur bulunmadığına göre, göreve gelmeme süresi 657 sayılı Yasanın 94. maddesinde öngörülen 10 günlük süreyi geçmeyen davacının çekilmiş sayılmasına olanak bulunmadığından dava konusu işlemin iptaline ve yoksun kalı­nan aylıkların ödenmesine karar verilmiştir. (D.5.D., E: 1974/3289, K: 1975/2517).

…Geleceğe ait tarihsiz çekilme dilekçesi ile koşullu olarak çekilme isteminde bulunulamayacağı Hk.Çekilmesinin kabulüne ilişkin işlemin; davacının bir İle Vali olarak atandığı takdirde büyük hizmet göstereceği, aksi durumunda çekilme dilekçesini şimdiden gönderdiğini belirten telgrafına eklediği tarihsiz çekilme dilekçesi üzerine çekilme isteğinin bildirildiği anlaşılmakta ve 657 sayılı Yasanın değişik 94. maddesine göre Devlet memuru kurumuna yazılı başvuruda bulunmak suretiyle memurluktan çekilme isteğinde bulunabilmekte ise de, ilgili telgrafına eklediği geleceğe ait alınan dilekçesi ile koşullu olarak istemde bulunduğundan, çekilme isteğinde bulunmuş sayılamayacağı gerekçesiyle iptaline… (D.5. D., E: 1974/8067, K: 1975/4359).

…Çekilme sayılma işlemine karşı açılan davanın; iki kez tebliğ edilmek istenen nakil işlemini ilkin­de raporlu olduğu, ikincisinde ise rapor alacağı nedeniyle tebellüğünden kaçınan ve nakil işlemini te­bellüğ etmemek için dayanak aldığı ve sağlık ocağından alınmış yirmişer günlük iki raporun da rapor talimatına aykırı olduğu sağlık kurulunca belirtilen davacının bu istirahat raporları, nakil işlemini te­bellüğ etmemesine hukuki özür teşkil edemeyeceğinden, on günden fazla görevine devam etmemiş olan ilgilinin çekilmiş sayılmasında, 657 sayılı yasanın 94. maddesi hükmüne aykırılık bulunmadığı… (D.5.D., E:1975/8015, K:1977/2846).

…Dava açılmamak suretiyle kesinleşen görevden çekilmiş sayılma işleminden sonra yeniden atanması yapılan kişilerin, açıkta geçen sürelerin kıdemlerinde değerlendirilemeyeceği… (D.5.D., E:1975/2508, K: 1978/2816).

…Yıllık ve mazeret izinleri için gerekli yasal onayları olmadan görevden ayrılmanın, çekilmiş sayılmaya yol açacağı. (D.5.D., E.1975/3015, K.1978/1885 )

…Affa uğramış bile olsa zimmet suçundan mahkum olanların göreve alınamayacakları. (D.5.D., E.1975/9769, K.1978/1537)

Memurun memura hakareti ve memurun memuru dövmesi re’sen soruşturulması gereken suçlardan olması nedeniyle, kişisel yakınma olmadığı yada davadan vazgeçildiği gerekçesiyle kovuşturmanın yapılması engellenemez.(D.2.D. E: 1976/1073 ; K: 1976 /1609)

Takibi şikayete bağlı suçlardan, şikayetten vazgeçme nedeniyle kamu davasının düşeceği ve vazgeçilen davanın bir daha açılamayacağı. (D. 2. D. 15.12.1976 gün ve 244/809 sayılı kararı)

…İdarenin takdir hakkı "kamu yararı" ile sınırlıdır. geçerli nedene dayanmayan takdir hakkı idare hukuku ilkeleriyle bağdaşmaz. (D.12.D., E:76/1622, K: 77/1566)

Farklı bakanlık mensuplarının ortaklaşa suç işlemeleri halinde soruşturmanın müştereken yapılması gerektiği. (D.2.D. E: 1976/477 ; K: 1976/1025)

Sanık, yapmamak, zorunda olduğu şeyi yapmak için yakınıcıdan para istediğine ve yakınıcı da İstenilen bu parayı vermeyi kabul ettiğine göre, rüşvet anlaşması meydana gelmiş ve bu andan itibaren rüşvet suçu oluşmuştur. Yakınıcının sonradan polis memuruna gidip ilgili memurdan yakınarak parayı vermekten cayması bütün unsurları ile oluşan rüşvet suçunu ortadan kaldırmaz ve hukuksal niteliğini değiştirmez. (T.C.K. 210, 213) (5.C.D.-26.1L1976-3055/3378)

…Sanık memurdan ast'ın üst'e bağlı olarak aynı mahkemede yargılanması gerekir. (D.2.D., E. 976/265; K. 976/839).

…Art arda ve ikinci kez alınan raporların geçerli olması için sağlık kurulunca onanması gerekir. Aksi halde 10 günden fazla süreli usulsüz raporlar geçersiz olup, memuriyetten çekilmiş sayılmayı gerektirir. (D.5.D., E.1976/5404, K.1978/1142)

Milli Eğitim Bakanlığı’ndan izin almadan İlköğretim Hizmetleri için yapılmış bulunan ilkokullarda Kur’an Kursu açılmasını gerçekleştiren memurların görevlerini savsakladıkları ve kötüye kullandıklarının kabulü gerekir.( D. 2. D. 1977/1328)

Soruşturma dosyasında sanık ... hakkında soruşturma yapılmasına ilişkin emir olmadığından, usulüne uygun soruşturma emri alınmasına. (D. 2. D. 28.05.1977 gün ve 1476/166 sayılı kararı)

Ders sırasında öğrencilere siyasi konuşma yapmak disiplin kovuşturmasını gerektirir. (D.2.D. E: 1977/2310 ; K: 1978/2202)

…Memurların kazanç getirici faaliyette bulunmaları, haklarında disiplin kovuşturması yapılmasını gerektirir bir disiplin suçudur..... (D.2.D., E:977/957, K:1978/795)

Bilirkişi raporunun yemin verdirilerek alınması gerekir. (D.2.D. E: 1978/114 ; K: 1978/142)

Okul koruma derneğinde görev alan sanığın bu görevi memuriyet görevi ile ilgili bulunmadığından, hakkında genel hükümlere göre kovuşturma yapılması gerekir. (D.2.D. E:1978/2886; K:1980/574)

Danıştay Mürettep Daire.sinin 13/3/1980 gün ve E: 1978/1229, K: 1980/1224 sayılı Kararında, Memurun Ceza Kanununa göre mahkum olması veya olmaması hallerinin ayrıca disiplin cezasının uygulanmasına engel olmayacağı belirtilmiştir.

Atatürk’ün anısına hakaret suçunun genel hükümlere göre kovuşturulacağı. (D.2.D. E: 1979/2623 ; K: 1979/2385 : Y.G.C.T. E: 1979/171 ; K: 1979/249)

…Adaylık Süresi Sonunda Adaylığın Kaldırılıp Kaldırılmaması Konusunda İdarece Bîr Karar Verilmesi Gerektiği Ve İdarenin Adaylık Süresini Uzatmaya Yetkisinin Bulunmadığı Hk.Öğretmen olan davacı, adaylık süresinin sonu olan tarihten geçerli olmak üzere stajyerliği­nin kaldırılarak asli öğretmenliğe atanmaması yolundaki işlemin iptalini istemektedir. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 54. maddesinde aday olarak atanmış olan Devlet Memu­runun altı aydan az, iki yıldan çok olmamak üzere bir adaylık süresi geçireceği, adaylık süresi içinde ve sonunda başarısızlık halinde uygulanacak işlemler 56 ve 57. maddelerinde belirtilmiş ve 58. maddede, asli memurluğa geçme tarihinin adaylık süresinin sonu olan tarih olduğu hükme bağlanmıştır.Dava dosyasının incelenmesinden, davacının 1976 yılında Yabancı Diller Yüksek Okuluna Stajyer İngilizce Öğretmeni olarak atandığı, bu okulda görevli iken Bakanlık Müfettişi tarafından yapılan inceleme sonucunda düzenlenen raporda adı geçenin stajyerlerini bir yıl daha uzatılarak ortadereceli bir okulda görevlendirilip denenmesinin önerilmesi üzerine 13.6.1977 tarihli onayla stajyerliğinin bir yıl daha devam etmesine karar verilerek motor Teknik Lisesi Stajyer Öğretmen­liğine atandığı ve yeni görevine 7.9.1978'de başladığı, bilahare kararname ile 3.10.1979 tarihinde geçerli olmak üzere adı geçenin adaylığının kaldırıldığı anlaşılmış bulunmaktadır. Yukarıda sözü edilen hükümler muvacehesinde iki yıl sonunda elde mevcut belgelere göre davacının stajyerlerinin kaldırılıp kaldırılmaması hususunda bir karar verilmesi gerekirken, adı geçenin stajyerliğinin bir yıl daha uzatılması, orta dereceli bir kız ortaokulunda görevlendirilerek denenmesi ve adapte olup olmadığının tespit edilmesinin uygun olacağı kanaatine varıldığından bahisle adaylık süresini bir yıl daha uzatmaya idarenin yetkisi bulunmamaktadır.Açıklanan nedenlerle dava konusu işlemin iptaline karar verildi. (D.5.D, E:79-1039, K:29/02/84)

Mevzuatta resmî tatil süresi içinde memurların görev yerlerinden ayrılmasını engelleyici bir hüküm bulunmadığından, hafta tatilini geçirmek için gidilen ve görev yapılan şehir dışında usulüne uygun alınan raporların geçersiz sayılamayacağı (Danıştay 5. Daire 13.10.1983 E. 80/5187; K. 83/6784).

...657 sayılı Kanunun 94'üncü maddesinin birinci bendinde "Devlet memuru bağlı olduğu kuruma yazılı olarak müracaat etmek suretiyle çekilme isteğinde bulunabilir" hükmü yer almıştır. Madde hükmünden anlaşılacağı üzere çekilme isteğinde bulunmak memura aynı zamanda bir hak olarak tanınmış olup, çekilme zamanını saptama yetkisi de bu hakkı kullananın iradesine bağlanmıştır…Çekilme isteminin yürürlüğe gireceği tarihten önce talebini geri alan davacının, çekilme hakkını kullanmaktan vazgeçtiğinin kabulü ile davalı idarece, onayın geri alınarak davacının istemi doğrultusunda işlem tesis edilmesi gerekirken, aksine tesis edilen işlemin yukarıda hükmü yazılı maddeye aykırılığı (D.5.D; K. 1983/1000).

Zimmetin oluşmasına veya artmasına,denetleme görevini savsaması sonucu amirin yol açması adı zimmet suçunda cezalandırılmıştır. İhtilas suçunda , zimmetin oluşmasında veya artmasında amirin cezai sorumluluğu söz konusu olamaz. Bu nedenle 204.maddesiyle cezalandırılamaz.(T.C.K.203,204) (5.C.D.-14.5.1981-1346/1476)

…Yapılan güvenlik soruşturması göz önüne alınarak henüz asaleti tasdik edilmemiş bulunan aday memurun görevine son verilmesinin, hatalı yapılan atama işleminin geri alınması mahiyetinde olduğu” (D.8.D.E: 1981/1966, K.1985/2488)

…Sanıkların suç tarihinde Türkiye çapında yapılan boykota katılarak derslere girmedikleri anlaşılmasına göre, eylemlerinin T.C.K.’nun 236. Maddesine uyduğu gözetilmeden, T.C.K.. nun 230.maddesi ile ceza tayini yasaya aykırıdır. (Y.4.C.D. 16.4.1981/2247-2312 )

…Aynı yerde bir başka göreve naklen atanan davacının, atama emrinin tebliğini izleyen iş günü yeni görevine başlamaması halinde devlet memurları kanununun 63. Maddesi uyarınca görevden çekilmiş sayılmayacakları. (D.5.D, K:85-319, E:81-294)

…Üç gün göreve gelmeme ile bir gün göreve gelmeme fiillerinin aynı fiilin tekerrürü kabul edilerek cezanın ağırlaştırılması suretiyle tesis edilen işlemde Kanun’a uyarlık bulunmamaktadır. (D. 3. D., E:1982/1554, K:1982/922)

…Yıllık izinlerini kullanırken hastalanan memurların alacakları hastalık izinlerinin yıllık izinlerini keseceği ve hastalık izinlerinin bitiminden itibaren yıllık izinlerinin kalan kısmını amirin onayı olmadan kullanabilecekleri. (D.5.D., E.82/5062, K.84/468)

…DMK’nun 62. Maddesi hükmü gereğince nakil için kanunen ödenmesi gereken yolluk ödenmeyen davacının kanuni mehil süresi içinde göreve başlamadığı ileri sürülerek görevden çekilmiş sayılamayacağı… (D.5.D., E:1983/1055, K:1986/573)

…Düzenlenen belgelerdeki tahrifat aldatıcı nitelikte ve zarar olasılığı doğmuş ise suç belgede sahtecilik, tersi durumda görevi kötüye kullanmadır. (Y.5.C.D. 4.12.1983/1280-4123 )

…Tam gün olarak toplam 20 gün devamsızlığı olmayan, ancak görevden uzak kaldığı saatlerin toplamı 20 günü geçen bir memurun 657 sayılı Yasanın değişik 125'inci maddesinin E-d fıkrası uyarınca Devlet memurluğundan çıkarma cezasıyla cezalandırılmayacağı Hk. (D.l. D., E. 1983/309; K. 1983/323).

…Sanığın, demirbaş ve ayniyat sayımı yapması için amirinin verdiği emirleri yerine getirmeme eylemi görevi savsama suçunu oluşturur. (Y.4.C.D. 5.10.1983/4174-4629 )

657 sayılı Devlet Memurları Kanununda, itiraz yolu öngörülmeyen, yeniden görüşülmesi olanaksız kesin karar niteliğindeki disiplin cezalarına karşı üst makama veya aynı makama yapılan başvuru, dava açma süresini durdurmaz. (Danıştay 10. D. 18.2.1984 E.NO:2122 K.No:1984/971)

Danıştay kararını uygulamamanın veya geç uygulamanın yargılamayı gerektirdiği. (D.2.D. E: 1984/466 ;K: 1984/1509)

…Sanığın yalnız gerçeğe aykırı beyanname doldurarak harcırah almaktan ibaret olan eyleminin T.C.K.’nun 343.maddesine uyduğu gözetilmeden ayrıca aynı yasanın 240.maddesi ile tecziyesine karar verilmesi yolsuzdur. (6 CD 06.11.1984 6252-7792)

T.C.K nun 266. Maddesine ilişkin hakaret suçunun şikayete bağlı olmadığı. (D.2.D. E: 1985/3505 ; K: 1986/364)

657 kanun sayılı D.M.K. nu gereğice Devlet memuru olan hizmetliyi, T.C.K. nun 279/1 maddesine göre memur saymaya yasal olanak yoktur. (Y.C.G.K. – 25.11.1985 K. 1-410/595)

Soruşturma emrinin açıklık taşıması gerektiği. (D.2.D. E: 1985/423 , K: 1987/1399)

…Memuriyet görevini kötüye kullanarak keyfi davranışta bulunmaktan hakkında T.C.K.’nun 228/1. maddesi uygulanan sanığa ayrıca T.C.K.’nun 35. madde hükmünün uygulanmaması bozmayı gerektirmiştir. (Y.4.C.D. 1.2.85-274/531)

…Disiplin soruşturmasının 15 gün içerisinde bitirilmemesinin disiplin suçunun zaman aşımına uğraması sonucunu doğurmayacağı. (D.8.D. E.1985/737, K.1987/204) ;

…Görevden çekilmiş sayılma halinde açılacak davalarda da görevli mahkeme ilgilinin son görevi yaptığı yer İdare Mahkemesidir.(D.5.D., E.1985/814, K.1986/1136)

…657 sayılı yasanın 137. maddesine göre görevden uzaklaştırılan memurların asıl kadro ünvanları saklı kalmak koşuluyla soruşturma sonuna kadar görevle ilişkilerinin fiilen kesilmesinin zorunlu olduğu. (D.5.D. E.1986/1371, K.1988/1903)

…Vergi İadesi Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan suçla­rın genel hükümlere göre kovuşturulması gerekir. (D.2.D., E:1986/2995, K:1986/3482)

…Görevi kötüye kullanma suçunun unsurunu, genel kasıt yanında özel kasıt oluşturur. Bu suç taksirle işlenemeyeceği gibi, hukuki ve fiili yanılma hallerinde bu suçun manevi unsuru oluşmaz.Yönetmeliğe uymayan işlemi bilinçli olarak hazırlayıp onaya sunmak, görevi kötüye kullanmak suçunu oluşturur. Memurluk görevini kötüye kullanarak işlenen özel nitelikteki suçlarda (örnek olarak T.C.K.'nin 199, 209, 213. maddeleri gibi) özel hüküm uygulanırken, bunun haricinde kalan hallerde ise anılan genel hüküm olan 240'ıncı madde uygulanır.Görevi kötüye kullanma suçunun maddi unsuru, memurun görevine giren hizmette görevini, yasada yazılı hallerden başka hangi nedenle olursa olsun kötüye kullanmasıdır.Suç failinin memur olacağı yasada belirtilmiş olup, kimlerin memur olduğu veya me­mur sayıldığı ise 279. maddede gösterilmiştir.Suç failinde memurluk sıfatının sonradan kalkmış olmasının suça etkisi yoktur.Görevi kötüye kullanmaktan maksat, memurun görevini, kanun ve nizamın gösterdiği usul ve esaslardan başka surette yapmasıdır. Memurun herhangi bir nedenle kanuni yetki­sini aşması, kanunun koyduğu usul ve şekle uymaması, takdir yetkisini gayesi dışında kul­lanması, hareketin kanun ve nizama uymasına rağmen bu hareketin gerektirdiği ön şartlara uyulmaması gibi haller görevi kötüye kullanma şekline örnek oluşturmaktadır. Görevi kötüye kullanma kavramının tanımı yasada yapılmamış, bu husus uygulayıcı­lara bırakılmıştır. Anayasa Mahkemesinin 12.10.1965 gün 65/27 sayılı kararında da ifade edildiği üzere, Devlet hayatında çeşitli kamu hizmetleri bulunmaktadır. Bu hizmetlerin yürütülmesini sağlayan mevzuatla, her memurun görevinin niteliği, gerekleri, nasıl ve ne suretle yerine getirileceği belli edilmiş ve sınırları çizilmiştir. Hakim önüne gelen davada bu esasları göz önünde bulundurarak, memurun görevini kötüye kullanıp kullanmadığını tayin ve takdir edecektir.Suçun manevi unsurunu ise genel kasıt yanında özel kasıt oluşturur. Bu suç taksirle işlenmeyeceği gibi, hukuki veya fiili yanılma hallerinde de suçun manevi unsuru oluşmaya­cağı için suç da düşünülemez.Bu açıklamalar karşısında, Personel Müdürü olup, yapmakta olduğu işin en önemli bir bö­lümünü oluşturan memur atama işinde sorumluluğu bir başka makama yükleyen sanık A.G.nin savunmalarının kabulüne olanak yoktur. Yasa bu konudaki görevi ve yetkiyi kendisine vermiştir.Sorumlu gösterdiği Genel Müdürlüğün, yasalar çerçevesinde hareket edilmesine dair yazısı haricinde dosyada aksine hiçbir delil bulunmamaktadır. Esasen, yasaya aykırı bir emir ya da talimatı yerine getirme zorunluluğu bulunmadığı gibi, yerine getirme halinde bunu yerine getirenin de sorumluluktan kurtulamayacağı göz önünde bulundurulduğunda, sanığın atama işlemlerinin ilgilisinin atanacağı memuriyetin niteliklerine sahip olup olmadığını titizlikle araş­tırması ve sonucuna göre yasal işlemi yapması gerekir. Genel Müdürlük, R.S.nin dilekçesi ile belgelerini Başmüdürlüğe havale ederken (adı geçenin durumunun tetkikiyle 657 sayılı Yasanın 40, 46 ve 48. maddelerinin yerine getirilmesini ve başkaca kanuni bir sakınca görülmediği tak­dirde) atanmasının yapılmasını istemiştir. Yetkili memurun yasalara uygun hareket etmesi görevi gereğidir. Genel Müdürlüğün yasalar çerçevesinde işlem yapılmasına dair uyarısına bu nedenle gerek yoksa da, buna rağmen memurun yasa dışına çıkarak işlem yapması hiçbir suretle bağışlanabilir bir eylem olamaz. Sanık A.G., 657 sayılı Yasanın 40 ve bu konudaki özel Yönet­meliğin 9. maddesine bilinçli bir şekilde karşı çıkarak, 18 yaşını doldurmadığını gördüğü R.S.nin adına işlemini hazırlayıp onaya sunmasıyla, anılan görevi kötüye kullanma suçu oluşur.Diğer sanığa gelince; Personel Müdürünün düzenlediği atama yazısını ve dayanakla­rını yeterince incelemeden ve yasalara uygunluğunu denetlemeden, güvene dayanarak imzalayıp işlemi tamamlaması, görevi ihmal suçunu oluşturur. Aksi düşünce Yasanın ama­cına ters düşer ve Devlet hizmetinde keyfiliğe neden olur.Bu itibarla müdahilin temyiz itirazının kabulü ile mahalli mahkeme direnme hük­münün bozulmasına karar verilmelidir (CGK., 17.2.1986, 4-431/48).

…Memurlara hastalıklarından dolayı verilecek raporlarla ilgili yönetmelikte gerek hastanın sevk edildiği sağlık kurumuna, gerekse kendi kurumuna ilgilinin durumunu tespit konusunda görev yüklenmiş olduğundan, hastalık raporu sağlık kurulunca onanmamış olan davacının durumdan haberdar edilerek göreve devam edip etmeyeceği tespit edilmeden gö­revden çekilmiş sayılmasının yasaya aykırı olduğu Hk(D. 5. D. E. 1986/473, K. 1987/237)

…657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 94. maddesi hükmü karşısında, "Devlet memurluğundan çekilme" isteği başvuru tarihini takip eden bir ay sonunda, herhangi bir makamın kabulüne gerek olmadan gerçekleşeceğinden, çekilme isteğinde bulunan davacının "görevden çekilmiş sayılma"sı yolunda işlem yapılmasının yasaya aykırı olduğu (D.5.D., E:1986/496, K:1987/646).

…Davacının gazete ve dergide görüşlerini açıklamasının nakil işlemine gerekçe olamayacağı (D.5.D., K:1988/1260, E:1986/911)

…Mazeret izninin kullanılması, amirin muvafakatine bağlı olduğundan, bu iznin bir dilekçe ile istenilmiş olmasının yeterli sayılmayacağı ve istemin uygun görüldüğü yolunda amirin yazılı onayının da alınmış olması gerektiği hk.

…Gözaltına alınmaları veya tutuklanmaları nedeniyle görevlerinden ayrılmak zorunda kalan memurların, gözaltına alınma veya tutukluluk hallerinin sona ermesi üzerine idarelerine başvurarak göreve başlamaları, aksi halde göreve izinsiz ve özürsüz gelmedikleri gerekçesiyle haklarında 657 sayılı kanunun 94. maddesinin uygulanabileceği. (D.5.D. E.1987/550, K.1987/2124)

T.C.K nun 245.maddesine ilişkin dövmek suçunun şikayete bağlı olmadığı. (D.2.D. E: 1989/2186 ; K: 1989/3259)

Dövmek suçundan şikayetten vazgeçme sebebiyle kovuşturmada yer olmadığı. (D.2.D. E:1989/2211 ; K: 1989/3382)

T.C.K. nun 459/2. Maddesine ilişkin yaralamak suçunun şikayete bağlı olmadığı. (D.2.D. E: 1989/2212 ; K: 1989/3383)

657 sayılı Yasa’nın 117. ve 118 . maddeleri olumsuz siciller konusunda “özel” bir düzenleme getirmiş olduğundan bu konuda açılacak davalarda sürenin anılan maddeler göz önünde tutularak hesaplanması gerektiği (Danıştay 5.Daire E. 1989/531; K. 1990/395).

İlköğretim müfettişlerine program akışı içindeki resmî tatil günlerinde de tam gündelik ödenebilmesi için, bunların görevlerinin devam etmesi koşuluyla, resmî tatil günlerinde de görev merkezlerinde bulunmalarının gerekmediği (Danıştay 5.Daire E. 1989/918; K. 1990/1932).

…657 sayılı yasanın 94. Maddesi uyarınca görevden çekilmiş sayılan kişinin, görevden ayrıldığı tarihten itibaren bir yıl geçmeden tekrar göreve dönmek için yaptığı başvurunun reddinde mevzuata aykırılık bulunmadığı.” (D.5.D., E:1989/2002, K:1990/730)

…Mazeret izninin kullanılması amirin muvafakatına bağlı olduğundan,bu iznin bir dilekçe ile istenilmiş olmanın yeterli sayılamayacağı ve istemin uygun görüldüğü yolunda amirin yazılı onayının da alınmış olması gerektiği. Kendilerine yıl içinde toplam 40 gün hastalık izni verilen memurlara o yıl içinde bu süreyi aşan ilk ve müteakip bütün hastalık raporlarının geçerli sayılabilmesi için bunların kurumun veya İl sağlık ve Sosyal Yardım Müdürlüğünün belirleyeceği sağlık kurullarınca onaylanması gerektiği, davacının bir yıl içinde özürsüz olarak toplam 20 gün devamsızlığı bulunduğundan bahisle Devlet memurluğundan çıkarma cezası ile tecziyesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı...”(D.10.D., E:1989/401 K:1989/1097)

…Rüşvet anlaşmasının işin yapılmasından önce yapılması gerekir. İş yapıldıktan sonra para istemek görevi kötüye kullanma suçunu oluşturur. (Y.5.C.D. 25.12.1989/5574-6589 )

…Bir memura yazılıp gönderilen mektupla hakaret edilmesi 268/3.madde aracılığıyla 266.maddenin 2.fıkrasının birinci bendine uyar. (Y.4.C.D. 9.11.1989/6498-6831)

Ertelenmiş bulunan mahkumiyet hükmü nedeniyle, 657 sayılı DMK. nun 48/A-5 ve 98/b maddeleri uyarınca Devlet memurunun görevine son verilemeyeceği (Danıştay İçt. Birleşt.Kurulu E. 1990/2; K. 1990/2).

Yargılandığı suçtan beraat eden davacının şeflik kadrosuna atanamamasında mevzuata uyarlık bulunmadığı (Danıştay 5. Daire 11.03.1991 E. 90/3204; K. 91/417).

Memuriyetle bağdaşmayan tutum ve davranışları saptanan ve bu eylemleri nedeniyle disiplin cezası verilen davacının, adaylık süresinin dolması beklenmeden görevine son verilmesinde mevzuata aykırılık olmadığı (Danıştay 5. Daire 17.10.1990 E. 90/3713; K. 90/1812).

…Amirin ağır tahriki,hakareti ve dövme girişimi üzerine,amirle memur arasında meydana gelen karşılıklı hakaret ve dövme olayından dolayı memurun meslekten çıkarılamayacağı,ancak olayın ilgili tüzüğün diğer hükümlerine göre değerlendirilmesi gerektiği.” (D.10.D., E: 1990/1103, K:1990/2547)

…2886 sayılı Devlet İhale Kanununa aykırı hareket etmenin ve keyfi olarak yapılan satın almaların T.C.K..na göre görevi kötüye kullanma suçunu oluşturacağı. (D.2.D. E:1990/2244, K:1990/3609)

…Ticaret ve diğer kazanç getirici faaliyetlerde bulunma yasağına uymayan ve bu ne­denle bir yıl kademe ilerlemesinin durdurulması cezası ile cezalandırılan davacının başmüfet­tişlik görevinden alınmasında sebep ve maksat yönlerinden hukuka aykırılık bulunmadığı hk. (D.5.D., E:1991/3960, K:1992/ 2707)

…İhtilasen zimmet suçundan 5 ay 25 gün ağır hapis ve müebbetten memuriyetten men cezası ile cezalandırılan davacının bu cezası tecil edilmiş bulunduğundan Devlet Memurluğuna son verilemeyeceği.” (D.İ.D.G.K. E:1991/15,K:1991/8)

…Aday memurlar için 657 sayılı yasanın 56. Maddesinin uygulanması gerekirken, 125. Maddenin uygulanmasında isabet bulunmadığı (D.8.D.,K:92-705,E:91-1603)

…Soruşturma dosyasının incelenmesinden, sanığın (... Anadolu Lisesi Biyoloji Öğretmeni) öğretmenlik yaptığı okuldaki öğrencilerine ge­celeri evinde özel ders verdiği ve su sırada da sınavda çıkması muhtemel soruları üstü kapalı olarak verdiği dosyada mevcut tanık beyanları, diğer bilgi ve belgelerden anlaşıldığından yerinde görülmeyen itirazının reddi ile l . ve 2. Maddelerden T.C.K.'nın 261. maddesi uyarınca ... muhakeme­si ( soruşturulması) yolunda verilen yöntem ve yasaya uygun . . . kararın onanmasına ( D.2.D., E:1992/194, K:1993/835)

…Gizli- gizlilik dereceli evrakın açıklanmasının uygulama maddesi Türk Ceza Kanunu’nun 229. Maddesidir. (D.2.D. E:1992/2181, K:1993/345)

…Sanıklar ... İlçesi Kaymakam Vekili ... ve aynı yer Yazı İşleri Müdürü ...'nın Malmüdürlüğünde görevli hizmetli ... hakkında disiplin yönünden yapılan soruşturmayı yetkili mercilere göndermeyerek zamana­şımına uğramasına neden oldukları dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşıl­dığından, yerinde görülmeyen itirazlarının reddi ile haklarında T.C.K.'nın 230. maddesi uyarınca ... muhakemeleri ( soruşturulmaları) yolunda ve­rilen ve yasaya uygun bulunan ... kararın uygulama maddesinin T.C.K.'­nın 240. maddesi olarak düzeltilmek suretiyle onanmasına (D.2.D.' E:1992/2261, K:1993/2213)

…Hakkındaki görevden uzaklaştırma tedbiri kaldırılan davacı­nın eski görevine ve görev yerine iade edilmesi gerekli iken, naklen atan­masında hukuka uyarlık bulunmadığı (D.5.D., E. 92/5699, K. 93/609)

…Sanık ... Milli Eğitim Müdürlüğünde Görevli Bekçi ...'nın B.Devlet Hastanesince D.Devlet Hastanesine sevk işlemi yapıldıktan sonra fazla yolluk alabilmek için kendisine ait sevk kağıdı üzerine "özel oto ve re­fakatçi" kelimelerini ilave ettiği dosyada mevcut belgelerin incelenmesin­den anlaşılmakla, itirazının reddi ile hakkında T.C.K.'nın 356. maddesi uya­rınca ... muhakemesi (soruşturulması) yolunda verilmiş olup yöntem ve yasaya uygun bulunan ... kararın onanmasına (D.2.D. E:1992/708, K:1993/137)

…İnceleme ve teftiş sonucunda, yapılmayan ve eksik yapılan iş ve işlemlerin bir sonraki teftişe kadar giderilmesi istendiği halde herhangi bir işlem yapmamak suretiyle üstlerine atılan suçu işledikleri kanısını doğrulayacak ve haklarında kamu davasının açılmasını gerekli kılacak yeter kanıt bulunması nedeniyle yerinde görülmeyen itirazlarının reddi ile (T.C.K.’nun 230.maddesi gereğince) lüzumu muhakemesi yolunda verilen İl Yönetim Kurulu Kararının, T.C.K.’nun 80. Maddesinin de ilave edilmek suretiyle onanmasına” (D.2.D. E:1992/828, K:1993/90)

…Belediyeyi teftiş eden kontrollerin düzenledikleri teftiş layihalarına hiç cevap verilmediği sanıkların savunmalarından anlaşılmakta olup, itirazlarının reddine (T.C.K.’nun 230. Maddesi gereğince yargılanmak üzere) lüzumu muhakemeleri yolunda verilen kararın onanmasına” (D.2.D. E:1992/850, K:1993/87)

…Sanık Milli Eğitim Müdürünün üstüne atılan (İlkokul hizmetlisinin toplam 10 gün göreve gelmemesi ile ilgili olarak zamanında disiplin soruşturması yapmayarak eylemin zamanaşımına uğramasına neden olmak) suçunu işlediği kanısını doğrulayacak ve hakkında kamu davasının açılmasını gerekli kılacak yeter kanıt bulunduğu anlaşıldığından yerinde görülmeyen itirazının reddi…(D.2.D. E:1992/878, K:1993/378);

Bu hükümler ile Danıştay Sekizinci Dairesinin 2.3.1994 gün ve E. No: 1993/1293 K. No l994/680 sayılı kararından tekerrür nedeniyle uygulanacak bir derece ağır cezanın, her suç işlenişinde, önce uygulanan cezanın bır derece ağırının değil, işlenen suçun niteliği hangi cezayı gerektiriyorsa bu cezanın bir derece ağırının olması gerektiği anlaşılmaktadır

…Sanığın, hak sahibi memurların ek ücret, fazla mesai, terfi farkları, aile ve çocuk yardımı tutarları ve seyahat kart bedellerini mal edinmek suretiyle işlediği basit zimmet suçuna ilaveten, raporlu, ücretsiz izinli olmaları nedeniyle mesaiye kalmayan görevlileri, mesaiye kalmış gibi gösterip hak sahibi olmayanlar ile ilgili sahte bordro düzenlemek suretiyle T.C.K..nun 339.maddesinde yazılı evrakta sahtekarlık suçunu da işlediği gözetilmelidir. (D.5.D., E:1993/1357, K:1993/1723)

…Görevden uzaklaştırma ceza kovuşturması icabından olduğu durumda 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 145. maddesi uyarınca memurun durumunun her iki ayda bir incelenmek suretiyle görevine döndürülüp döndürülmemesi hakkında bir karar verilmesi gerekeceği. (D.5.D., E.1993/422, K.95/1015)

…Sanık öğretmenin bölücü PKK’yı övücü konuşmalar yapmak iddiası ile ilgili olarak; DGM’nin Kuruluş ve Yargılama Usulleri Hakkındaki 2845 sayılı kanunun 1. Maddesi devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü ilgilendiren suçlara ilişkin davalara bakmakla DGM’nin yetkili kılındığı ve sanığın üstüne atılan suçun sözü edilen 2845 sayılı Kanun’la 3813 sayılı Terörle M. Kanunu’nu ilgilendirdiği ve bu suçun MMHK. Kapsamına giren suçlardan olmadığı cihetle adı geçenin bu maddeden lüzumu muhakemesi yolunda verilen kararın bozularak karar verilmesine yer olmadığına, söz konusu maddeden 2845 ve 3713 sayılı Kanunlara göre sanık hakkında işlem yapılmak üzere dosyanın bu maddelere ilişkin kısmının 2845 sayılı kanunun 2. Maddesine göre ....... ilinin bağlı bulunduğu ..... DGM. Başsavcılığına gönderilmesine. (D.2.D. E:1993/812, K:1993/1041)

İftira suçunda, isnat olunan fiillerin takibat icrasına müstelzim bir suç olması gerekir. ( Yargıtay 4 üncü Ceza Dairesinin 7.10.1994 gün ve 8353/9770 sayılı kararı)

Tanıkların varlığı halinde dinlenilmesinin zorunlu olduğu…

Dosyada mevcut belgelerin incelenmesinden; yakınıcının şikayet dilekçesinde belirttiği tanıkların dinlenmeden fezleke düzenlendiği anlaşılmakla soruşturmacı tarafından sözü edilen tanıklarında ifadelerinin alınması ve buna göre ek fezleke düzenlenmesi (Ön inceleme raporu), yeniden bir karar verilmesi, verilecek kararın türüne göre gerekli yazılı bildirimlerin yapılması, itiraz edilmesi halinde itiraz dilekçelerinin eklenerek gönderilmesi için dosyanın yerine geri çevrilmesine…(İkinci Daire 11.1 0.1995 E:1994/1211 ,K:1995/1964)

Takibi şikayete bağlı suçlarda şikayet yoksa takibat yapılmayacağı hk. D.2.D., E:1994/1883 ; K:1995/2813 )

Sürücü Kursu Müdürünün genel hükümlere tabi olduğu hk. D.2.D., E:1994/1894,K:1996/28

Kesin sağlık raporunun dosyada bulunması gerektiği... …(İkinci Daire 29.12.1995 E: 1994/2021 ,K: 1995/2880)

…Sanığın yakınıcılara karşı 5 kez idarî soruşturma başlatmak suretiyle görevlerinden uzaklaştırdığı halde, soruşturma sonucunda bir disipline yaptırım uygulamadığı, dolayısıyla 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 137 inci maddesinde öngörülen koşullar gerçekleşmeden “görevden uzaklaştırma” müessesesine ilişkin yetkilerini keyfi kullanmak suretiyle aynı Yasanın 139 uncu maddesinde öngörülen sorumluluğun muhakemesine ilişkin verilen İl Yönetim Kurulu kararının uygulama maddesinin TCK’nın 240 ve 80 inci maddeleri olarak düzeltilmek suretiyle onanmasına (D.2.D., E. 1994/2090, K.1996/232)

Resmi telefonu özel işlerinde kullanmak eyleminin tazmini nitelikte olduğu hk. D.2.D., E: 1994/2317 ,K: 1996/416

…Okulda 18 öğrencinin hastalanması ve bu öğrencilerden 4’ünün ölümü ile sonuçlanan olayda, sanık okul yöneticilerinin okulun temizliği ile ilgili sürekli önlem almadıkları ve yeterince denetim yapmadıkları soruşturma dosyasındaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden anlaşılmakta olup adı geçen sanıkların meni muhakemesi yolunda verilen yöntem ve yasaya aykırı kararın bozularak T.C.K.’nun 230. Maddesi uyarınca yargılanmalarına (D.2.D. E:1994/2537, K:1994/2315)

…Tekerrür nedeniyle daha ağır cezanın verilebilmesi için, önceki cezanın tebliğ edilmesi şart olmayıp,aynı nitelikte iki suçun işlenmesinin yeterli olduğu (D.8.D.E: 1994/356, K.1994/1179);

…Öğretmenevi müdür vekili ceza uygulamasında memur sayılmaz: “Öğretmenevi müdür vekili olan sanığın, yaptığı hizmet kamu görevi niteliğinde bulunmadığından T.C.K.’nun 279.Maddesi karşısında memur sayılmaz.(Y.4.C.D. 24.11.1994/ 7439-10167)

İdari örgütlenmede meydana gelen değişiklik nedeniyle ortaya çıkacak yeni hukuki duruma göre, idarece takdir yetkisi çerçevesinde işlem tesis edilebileceği hk. (Danıştay 5.Daire Esas No:1995/1475 Karar No:1997/2334 )

İdare mahkemesince verilen yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlar, dava konusu işlemi, tesis edildiği tarihten itibaren hukuk aleminden kaldırıldığından işlem öncesi hukuksal durumun yeniden yaratılmasını sağladığı; davacının re’sen emekliye sevk edilme işleminin yürütülmesinin durdurulmasına karar verildiğinde, eski görevine döndürülmesi gerekir. Başka bir yere atama yapılması, yargı kararının uygulanmaması anlamını taşıdığından, bu tutumun manevi tazminat ödemeyi gerektirdiği hk. (Danıştay 10.Daire Esas No:1995/216 Karar No:1997/1560 )

Sicil amirinin yanında 3 ay fiilen çalışma koşulunu yerine getirmeyen kamu görevlilerinin sicilinin geriye doğru en çok 3 yılın sicil notlarının ortalaması alınarak düzenleneceği hk. (Danıştay 8. Daire Esas No:1995/2664 Karar No:1997/4231)

Mesaide kılık kıyafet yönetmeliğine aykırı olarak giyinen araştırma görevlisi hakkında olumsuz sicil düzenlenmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı hk. (Danıştay 8.D. Esas No:1995/271 Karar No:1997/402 ).

İdari işlemlerden dolayı maddi tazminata hükmedilebilmesi için idarenin ağır hizmet kusuru bulunması gerektiği, manevi tazminatında haksız işlem veya eylem nedeniyle kişilerin ağır ceza ve üzüntü verilmesi durumunda hükmedilemeyeceği hk. (Danıştay 8.Daire Esas No:1995/3635 Karar No:1997/1209 )

Devlet memurluğundan çıkarma cezasının atamaya yetkili amirin isteği üzerine memurun bağlı bulunduğu yüksek disiplin kurulu kararı ile ve­rileceği, yüksek disiplin kurulunun ayrı bir ceza tayine yetkisinin olmadığı hk. D.8.D. E:1995/4185; K:1997/3879

Muhtarın gerçeğe aykırı belge vererek kendi mahallesinde oturmayan kişileri seçmen Listesine yazdırması suçunun. seçim suçu sayılmayacağı ve Türk Ceza Kanunu'nun 355 inci maddesine göre cezalandırılacağı hk. D.2.D., E: 1995/1 092, K: 1996/2342

Danıştay Sekizinci Dairesi’nin E:1996/4782,K:1999/714 nolu kararında da “Kademe ilerlemesinin durdurulması cezası disiplin kurulunca verilmesi hükme bağlandığından bir alt ceza uygulama yetkisinin yine aynı kurula ait olduğu, bu cezanın disiplin amirince verilmeyeceği”;

Ertelenmiş bulunan mahkumiyet nedeniyle devlet memurları yasası uyarınca devlet memurunun görevine son verilemeyeceği hakkında. İÇTİHADI BİRLEŞTİRME GENEL KURULU E. 1990/2 K. 1990/2

Tecil edilmiş mahkumiyetler, cezanın süresi veya şekil, suçun nevi ayrımı yapılmadan devlet memurunun görevine son verilemez. DANIŞTAY 1. DAİRE E. 1991/130 K. 1991/301

Davacının, yargı kararı ile iptal edilen davalı idare işlemi nedeniyle yapamadığı özel muayenelerine ilişkin alabileceği ücretin kesin olarak bilinmesi mümkün olmadığından ihtimal ve varsayıma dayalı olarak tazminata hükmedilemeyeceği hk. (Danıştay 8. Daire Esas No:1995/376 Karar No:1997/3431)

657 sayılı yasada yer alan genel şarta aykırı olarak getirilen yönetmelik hükmündeki şartı taşımadığı gerekçesiyle davacı hakkında tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı hk. (Danıştay 5.Daire Esas No:1995/3931 Karar No:1998/2632)

1702 sayılı Yasa uyarınca verilen uyarma ve kınama cezalarına karşı yargı yolunun açık olduğu ve bu özel yasada eyleme uygun kural varken, 657 sayılı yasanın uygulanamayacağı hk. (Danıştay 8. Daire Esas No: 1995/5283 Karar No:1997/3758)

Stajer öğretmen olarak görev yapan davacının adaylık süresi içinde hal ve hareketlerinde memuriyetle bağdaşmayacak durumlarının tespiti halinde hakkında 657 sayılı Yasanın 56. ve 57. Maddelerine göre işlem yapılabileceği (Danıştay 12.D. Esas No:1995/6387 Karar No:1997/673 )

Sicil notu bakımından “olumlu” ibaresinin 60 puandan itibaren düzenleyen tüm sicilleri ifade ettiği hk. (Danıştay 5. Daire Esas No:1995/799 Karar No:1997/2430)

657 sayılı Yasanın 76. Maddesi uyarınca tesis edilen naklen atama işleminde davacının kazanılmış hak aylık derecesine eşit bir kadroya atanmasının şart olduğu hk. (Danıştay 5. Daire Esas No:1995/821 Karar No:1997/2541)

…Atatürk portresini yağlı boya ile boyattığı iddiasıyla yargılaması yapılan öğretmenin soruşturulması MMHK. Kapsamına girmez. 5816 sayılı kanunun 3. Maddesine göre Cumhuriyet savcılıklarınca re’sen takibat yapılır. (Y.C.G.K 21.5.1995 YYB 95-104)

…İlkokul öğretmeni olan davacının mahalli seçimler öncesinde bir parti üyesi gibi çalışması, mitinglere iştirak etmesi ve siyasi faaliyette bulunması nedeniyle 657 sayılı yasanın 125/D-o maddesi uyarınca bir yıl kademe ilerlemesinin durdurulması cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İl Milli Eğitim Disiplin kurulu kararının onanması.(D.8.D.E:1995/1174, K:1996/2812)

…Disiplin soruşturmasında zaman aşımı süresinin başlamasında yetkili makamın disiplin cezasına konu fiil ve halleri öğrendiği tarihin esas alınması gerektiği hk. (D.8.D., K:1995/3505, E:1994/5407) ;

…Görevden çıkarma cezası ile cezalandırılmış olan, bir alt ceza uygulanması yolundaki iptal kararı üzerine yeniden göreve başlatılan davacının açıkta geçen sürelere ilişkin olan ve kendisine ödenen parasal hakları (bir alt cezanın görevden çekilmiş sayma ceza olması sebebiyle) Sayıştay kararı uyarınca maaşından kesinti yapılmak suretiyle geri alınabilir. (D. 12.D., E.1995/376, K.1995/1163)

…İhtar ve tevbih cezalarına karşı yargı yolu açıktır. (D.8.D. E. 1995/5283, K.1997/3758)

Kopya eylemi nedeniyle disiplin cezası verilen davacıya, bir alt ceza uygulamasında, cezanın alt sınırının değil, bir alt ceza türünün uygulanacağı hk. (Danıştay 8. Daire Esas No:1996/1016 Karar No:1998/810)

Öğretmen olarak çalışmaktayken şehit edilen kamu görevlisi nedeniyle idarenin “sosyal risk” ilkesi gereği tazmin sorumluluğu olacağı; emeklilik aylıkları ve yardım kampanyaları sonucu ödenen tutarların tazmini gereken zarar miktarından düşülmeyeceği hk. (Danıştay 10.Daire Esas No:1996/10146 Karar No:1998/2344)

İlgilinin bir üst göreve atanması için gereken şartlar arasında bulunan müfettiş tarafından düzenlenen gizli raporların idari davaya konu olabileceği hk. (Danıştay 12. Daire Esas No:1996/217 Karar No:1997/1297)

Devlet memuru olma niteliğini kaybetmemiş olan davacının, yargılandığı suçtan mahkumiyeti gerekçe gösterilerek, hakkındaki görevden uzaklaştırma tedbirinin kaldırılmasında hukuka uyarlılık bulunmadığı hk. (Danıştay 5.Daire Esas No:1996/2946 Karar No:1997/2239 )

Hakkında değişik tarihlerde baş­latılan ceza kovuşturmaları bulunan dava­cının görevden uzaklaştırılmasında, yasa hükümlerine aykırılık bulunmadığı hk. DANİŞTAY Beşinci Daire Esas No: 1999/2129 Karar No: 2000/1994).

Eğitim kurumlarında görevli müdür ve müdür başyardımcılarına; aylıkları karşılığı okutmaları gereken derslerle hiç derse girmeksizin zorunlu ders niteliğinde yönetim görevi ve ders niteliğinde egzersiz görevi karşılığında ödenen ders ücreti dışında herhangi bir adla ek ders ücreti ödenmesinin ve aynı ad altında ayrı ayrı maddelere göre ek ders ücreti ödenmesinin mümkün olmadığı. Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı 09.10.2001/25329

Devlet memurluğuna atanmadan önce, adli sicilden kaydı çıkarılan mahkumiyetin Devlet memurluğuna engel teşkil etmeyeceği hk. (Danıştay 12.Daire Esas No:1996/3534 Karar No:1998/1579)

Hukuka aykırılığı yargı kararı ile saptanmış bazı genel düzenleyici işlemlerin iptali ile bu genel düzenleyici işleme dayanak tesis edilen işlemlerin bütün hukuksal sonuçları ile ortadan kalkmasının bazı durumlarda imkânsız olması veya haksız sonuçlara neden olması nedeniyle genel düzenleyici işleme dayalı işlemin iptal edilmesi gerektiği hk. (Danıştay 8. Daire Esas No:1996/3855 Karar No:1998/460)

Kendi dikkatsizliği ve tedbirsizliği sonucu elini kıyma makinasına kaptıran davacının, mirasçılarına mânevi tazminat verilmemesinde hukuka aykırılık bulunmadığı hk. (Danıştay 10. Daire Esas No:1996/4007 Karar No:1998/905)

Yasada aksi belirtilmedikçe, cezaya ilişkin bir hükmün değiştirilmesi halinde failin lehine olan ceza hükmünün uygulanacağı hk.(Danıştay 3. Daire Esas No:1996/4162 Karar No:1997/4829)

İlkokul müdürlerine verilecek disiplin cezalarında, 657 sayılı Yasa yerine 1702 sayılı Yasanın uygulanacağı hk. (Danıştay 8. Daire Esas No:1996/4273 Karar No:1997/4100)

Göreve atanmasını gerektiren bir yargı kararı olmadan idarece takdir yetkisi kullanılarak eski görevine iade edilen davacının, özlük hakları kaybının tazmininin gerekmeyeceği hk. (Danıştay 5. Daire Esas No:1996/502 Karar No:1997/2127)

Bilgisayar kayıtlarının düzenli tutulmaması ve güncelleşmemesinin hak kaybına yol açması halinde, idarenin hizmet kusuruna dayalı tazminle sorumlu olacağı hk. (Danıştay 10. Daire Esas No:1996/5023 Karar No:1998/807)

Verilen yürütmeyi durdurma kararının gerekçesi göz önüne alındığında kararın uygulanmamasından söz etmeye olanak bulunmayıp, bu nedenle manevi tazminat talep edilmesinin hukuki dayanaktan yoksun olduğu hk. (Danıştay 5. Daire Esas No:1996/725 Karar No:1998/259)

Devlet memuru olan ve aynı zamanda sendika şube sekreteri olan davacının basına bilgi ve demeç vermek eylemi nedeniyle kademe ilerlemesinin durdurulması cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davayı reddeden idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği hk. (Danıştay 8.Daire Esas No:1996/814 Karar No:1998/1927)

…Disiplin soruşturmasının, disiplin amirince de yapılıp disiplin cezası verilebileceği... Disiplin soruşturması, soruşturmacı atanarak yapılabileceği gibi, disiplin cezasını vermeye yetkili amirce de yapılabilir. (D.8.D. E:1996/1380. K:1998/4372 )

…Yöneticilik görevinde herhangi bir şekilde başarısızlığı ya da yetersizliği somut olarak ortaya konulmayan davacının görev süresi dolmadan görevinden alınarak yerine atama yapılması hukuka aykırıdır. yasa ile atama yetki ve usulünün açıkça belirlendiği durumlarda, görevlerin niteliğine, yetkilerine ve sorumluluklarına göre, atama yetki ve usulünde yorum yapılması olanaksızdır. (D.5.D: E. 1996/795;K. 1996/3565)

Hukuka bağlı ve saygılı idarenin emsal yargı kararları doğrultusunda hareket etmesi gerektiği hk. (Danıştay 1.Daire Esas No:1997/123 Karar No:1997/115 )

İlânen tebligatın, Tebligat Kanunu ve Tüzüğünde koşulları belirtilen adresi meçhul şahıslara yapılabileceği; ilânen tebligattan önce tebligatı yapacak makam tarafından, kanun ve tüzükte sayılan yerlerden araştırma yapılması gerektiği olayda, adresi kolaylıkla tespit edilebilecek davacıya ilânen tebligat yapılamayacağı hk. (Danıştay 7.Daire Esas No:1997/1752 Karar No:1998/1383)

Siyasi bir partinin yaptığı toplantıya katıldığı kanıtlanmayan davacının bu gerekçeyle yapılan naklinde sebep yönünden hukuka uyarlık bulunmadığı (Danıştay 5. Daire Esas No:1997/2136 Karar No:1997/2986)

Boş bulunan kadroların kural olarak “görevlendirme”suretiyle doldurulamayacağı hk. (Danıştay 5. Daire Esas No:1997/2711 Karar No:1998/270)

İlköğretim Müfettişleri ve Yardımcılarının günübirlik görev yolculuklarından sonra düzenledikleri bildirimlerinde görevin başlangıç-son saatleri gösterilmemiş ise de; ilköğretim müfettişlerinin yıllık çalışma programları uyarınca günlük çalışma saatlerini geçici görev mahallerinde geçirdikleri gerekçesiyle harcamada mevzuata aykırılık bulunmadığına, Sayıştay 4. Daire Kararı 01.04.1997 / 28373

Kararının idareye tebliğ edildiği tarihten itibaren 30 gün içinde yerine getirilememesi halinde yasal faiz ödenmesi gerektiği hk. (Danıştay 9.Daire Esas No:1997/3067 Karar No:1998/2270)

Adaylık süresi içinde olumsuz sicil almış olan davacı, bu sicilinin iptalini istemediğinden; görevine son verilmesine ilişkin işleme karşı açılan davada anılan sicilinin incelenemeyeceği hk. (Danıştay 12.Daire Esas No:1997/3233 Karar No:1998/1910)

Tebliğ evrakının,muhatabın adresinde,bulunmadığından bahisle iade edilmesi halinde,tebliğin menkul bir süre sonra yeniden yapılması ve bu kez de muhatabın adresinde bulunamaması halinde ilanen tebliğ yoluna gidilmesi gerektiği hk. (Danıştay 7.Daire Esas No:1997/3515 Karar No: 1998/3686)

Tebligat Yasasının 35.maddesi uyarınca ilânen tebligat yapılabilmesinin tebliğ memurunca yeni adresinin tespit edilmemesi halinde mümkün olduğu hk. (Danıştay 8.Daire Esas No:1998/4933 Karar No:1998/3556)

İlânen tebligatın usulüne uygun olabilmesi için gazetede çıkan ilân yazısının tebliğ yapan dairesinin ilân koymaya mahsus mahalline asılması ve bir suretinin mükellefin bilinen son adresine bağlı olduğu muhtarlığa gönderilmesi gerektiği hk.(Danıştay 9. Daire Esas No:1997/4664 Karar No:1998/1221)

Tebligat Kanunun 12. ve 13.maddeleri ile Tebligat Tüzüğünün 17 ve 18.maddeleri uyarınca tüzel kişilere tebliğin yetkili temsilcilere yapılması gerektiği, ancak yetkili temsilci bulunmadığı taktirde memur veya müstahdemlerin den birbirine yapılabileceği ,bu son halde durumun tebliği mazbatasına şerh dilmesi gerektiği hk. (Danıştay 9.Daire Esas No:1997/5376 Karar No:1998/3399)

Tebligat Kanununun 21.maddesine göre yapılan tebligatlarda komşulardan birine yada varsa yönetici veya kapıcıya keyfiyetin bildirilmesi gerektiği hk. (Danıştay 4.Daire Esas No:1997/6071 Karar No:1998/4022)

“Sanığın aramalara rağmen bulunamaması halinde tebligatın ilanen yapılması gerektiği (İkinci Daire 11.11. 1998 E:1998/3397, K:1998/3183)

İl Milli Eğitim Müdürlüğünde görevli İlköğretim Müfettişlerinin il düzeyinde yaptıkları teftiş ve denetimleri esnasında Bartın ili, bağlı ilçeleri ve bunlara bağlı köylerine mutat taşıt araçları işlemekte iken bu taşıt araçlarını kullanmayıp ticari taksileri kullanmaları 6245 sayılı Harcırah Kanununun 28'inci maddesine aykırılık teşkil ettiğinden ticari taksilere bütçeden ödenen miktarın sorumlulara ödettirilmesine, Sayıştay 8. Daire Kararı 01.04.1997 / 3774

…Davacının, tüm kamu çalışanlarının katıldığı bir günlük işi bırakma eylemine katılmış olması, yöneticilik görevinde yetersizliğini ve atanma şartlarından birini kaybettiğini göstermediği gibi anılan olayın tek bir eylem olması ve bu eylem nedeniyle davacıya disiplin cezası verilmiş olması karşısında bu durum ayrıca davacının yöneticilik görevinin üzerinden alınarak naklen atanmasını gerektirir nitelikte bulunmamıştır. (D.5.D., E.1997/1117, K.1997/2247)

…İlkokul öğretmeni olan davacıya memur eylemine katılarak bir gün göreve gelmemesinden dolayı 4357 sayılı Yasa uyarınca disiplin cezası verilmiş ise de davacının bu eylemi nedeniyle 657 sayılı Yasa uyarınca cezalandırılması gerektiği (D.8.D. E:1997/3035, K:1998/3938)

Kamu Çalışanları Sendikasının aldığı karar uyarınca bir gün işi bırakma eylemine katılan sanıkların eylemleri T.C.K.'’un 236. maddesine uyar. (Y.4.C.D. 24.6.1997/5117-5688 )

…Okul müdürü olan sanığın hazineye ait olan lisenin bahçesindeki kavak ağaçlarını yasal işleme dayandırmadan kestirip satarak parasını okul koruma derneğine aktarması T.C.K.’nun 240. Maddesine uyar. (Y.4.C.D. 22.9.1997/7705-7325)

İki yıllık süre sonunda asaletinin onaylanmasına engel durumu bulunmayan ve idarece iki yılın sonunda görevine son verilmesine gerekli kılacak saptamalarda bulunmaksızın memurluk statüsü sürdürülen davacının asil memur kazandığının kabulü gerektiğinden hakkında 657 sayılı yasanın 56. Ve 57. Maddelerinin uygulanamayacağı hk. (Danıştay 12.Daire Esas No:1998/2011 Karar No:1998/2434)

İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünde şube müdürü olan davacıya aylıktan kesme cezasının, ilçe milli eğitim müdürü veya üst disiplin amiri olarak kaymakam tarafından verilmek gerekirse de, müsteşar tarafından ceza verilmiş olmasının işlemi sakatlamadığı hk. (Danıştay 8.Daire Esas No:1998/4598 Karar No:1998/3633)

Kesinleşmiş disiplin cezasının yeni bir idari işlemle ortadan kaldırılmayacağı hk. (Danıştay 8.Daire Esas No:1998/4988 Karar No: 1998/3015)

Hakkında soruşturma yapılacak olan sanığın kimliğinin saptanması gerekeceği hk. (Danıştay 2. Daire Esas No:1998 /916 Karar No: 1998/1356)

…Yakınanın atama işlemleriyle ilgili olarak idare mahkemesinden verilen kararları uyguladıktan hemen sonra bir başka göreve atayan sanıkların eylemleri T.C.K.’nun 228. Maddesine uyar. (Y.C.G.K. 05.05.1998/122-167 )

…Uyarma ve kınama cezalarına karşı yargı yolu kapalıysa da; usul ve zaman aşımı yönlerinden hukuka aykırılık halinde, tam anlamıyla oluşmuş bir disiplin cezası işleminden söz edilebilmesine olanak yoktur. Ancak, usulüne uygun olarak disiplin cezasının verildiğinin tespit edilmesi durumunda yargı yolunun açık olup olmadığı tartışılabilecektir. (D.8.D. E.1998/1220, K.1999/5359)

Takibi şikayete bağlı suçlarda şikayetten vazgeçilmesi halinde verilen kararın kaldırılacağı hk. (D.2.D., E:1998/1406, K:2000/2143)

…Memurların görevleri nedeniyle öğrendikleri suçları yetkili yerlere bildirme görevi adli görevlerindendir. Bu nedenle TCY’nın 235. Maddesindeki suçu işleyen memurlar hakkındaki kovuşturmalar genel hükümler uyarınca yapılır. (Y.C.G.K. 30.06.1998 YYB 198-254-10167)

…Memur olan katılanın atama işlemleriyle ilgili olarak İdare Mahkemesince verilmiş "yürütmeyi durdurma" ve "iptal" kararlarının gereğini yerine getirdikten hemen sonra (bir başka göreve atayarak) görevlerini kötüye kullanmak suretiyle keyfi işlemlerde bulunan Bakanlık Müsteşarı ve aynı bakanlıkta Personel Daire Başkanı olan sanıkların suçları ve eylemler arasında beş ay gibi uzun bir zaman olması nedenleriyle iki ayrı suç oluşmuştur.(C.G.K. E:1998/4-MD-122 K: 1998/167 )

…İddianamenin Mahkeme başkanı tarafından havale edilmesinden iki gün önce Zimmete geçirilen paranın son bölümü yatırıldığına göre, paranın kovuşturma yapılmadan önce tamamıyla ödenmiş bulunduğunun kabulü ve cezadan 1/2 oranında indirim yapılması gerekir. (D.5.D., E:1998/4578 K:1999/300)

Takibi şikayete bağlı suçlarda şikayetin bulunmaması durumunda karar verilmesine yer olmadığı hk. D.2.D., E: 1999/2197 ,K: 1999/2032

Hakkında tesis edilmiş bir naklen atama işleminin iptali istemiyle açtığı davada lehine yürütmenin durdurulması veya iptal kararı verilen kamu görevlisinin bu karar verilmeden veya verilen kararın gerekleri yerine getirilmeden önce kendi isteği ile emekliye ayrılması halinde göreve iade yönünden uygulanması gerekli bir yargı kararının varlığından söz edilemeyeceği hakkında (Danıştay 5.Daire E:1998/2407 K:1999/222 DD:101 Sayfa:375 2.2.1999)

Sicil amirlerinin yönetici kadrosundaki memurların özellikle yöneticilik yeteneği ile ilgili olumsuz değerlendirmelerinin naklen atama işleminin tesisine dayanak alınabileceği hakkında(Danıştay 5.Daire E:1998/2434 K:1999/74 DD:1001 Sayfa:394 11.1.1999)

Aday öğretmen iken görevden çekilen veya çekilmiş sayılan ilgililerin yeniden atanmak için yaptıkları başvuruların ilk defa atama olarak değerlendirilmesinde 657 sayılı Kanunun 92 nci madde hükmüne aykırılık bulunmadığı hakkında. (Danıştay 12.Daire E:1998/547 K:1999/112 DD:101 Sayfa:809 3.2.1999)

Stajyer öğretmen iken 657 sayılı Kanunun 48/A-5 ve 98/b maddeleri uyarınca görevine son verilmiş olan davacının, yeniden görevine atanma istemiyle yaptığı başvurusunun ilk defa atanacaklar için ilgili mevzuatında öngörülen yaş koşulunu taşıması gerektiği hakkında. (Danıştay 12.Daire E:1996/2822 K:1999/190 DD:101 Sayfa:823 8.2.1999)

Hastalık iznine ayrılmış bulunan disiplin amirinin uyarma cezası verme yetkisi bulunmadığı hakkında (Danıştay 8.Daire E:1998/2038 K:1999/2990 DD:102 Sayfa:491 13.5.1999)

Kamu Kurum Ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik Hükümlerini Uygulamayıp bu yönetmelik hükümlerini uygulayan kamu görevlisine baskı yapıp tehdit etmenin TCKya göre suç oluşturduğu hakkında (E:1998/258 K:1999/2847 D:103 Sayfa:59 Danıştay 2.Daire 10.12.1999)

Tebellüğden kaçınmanın imza atmaktan da kaçma anlamında olduğu, tebellüğden imtina etmiş olan davacının atama işleminin idarece iptal edilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı hakkında. (E:1999/399 K:1999/1452 DD:103 Sayfa:417 5.Daire 10.5.1999)

Disiplin cezalan sonucunda ku­rumla ilişiği kesilenlerden bu cezalan 4455 sayılı Kanun kapsamına girenlerin göreve dönme istemelerinin idarece kabul zorunluluğu bulunmadığı, bu yoldaki baş­vuruların açıktan atanma talebi olarak değerlendirilmesi gerekeceği hk.DANIŞTAY Birinci Daire Esas No: 2000/33 Karar No: 2000/42).

Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik hükümlerini uygulamayıp bu yönetmelik hükümlerini uygulayan kamu görevli­sine baskı yapıp tehdit etmenin TCK'ye göre suç oluşturduğu hk. (D.2.D., E:98/258, K:99/2847).

Sanık okul müdürünün üstüne atılan Pazartesi günleri bayrak törenine ve göreve geç gelmek, okul spor salonunu amacı dışında kullanmak, okulun tertip-düzen ve temizliğine özen göstermemek, verilen emir ve talimatlara uymamak, öğretmenler arasında birlik ve beraberliği sağlamayarak eğitim ve öğretimi olumsuz yönde etkilemek eylemleri disiplin suçu niteliğindedir. (D.2.D. E:1992/1582, K:1993/788)

Sanığın üstüne atılan ‘Esnaftan para alıp ödememek’ suçu disiplin suçu niteliği taşır.(D.2.D. E:1993/2188, K:1993/1717)

657 Sayılı Kanunun 48.m.sinin (A) bendinin 5.fıkrasında sayılan suçlar dışındaki bir suç nedeniyle (6) altı aydan fazla hapis veya ağır hapis cezası alıp bu cezaları tecil edilmiş olanların görevlerine dönebilecekleri yolunda görüş bildirilmesine ve dosyanın Danıştay Başkanlığına sunulmasına. (D.1.D. E:1991/130,K.1991/301)

6136 sayılı yasaya muhalefetten, 10 ay süreli hapis ve ağır para cezasına çarptırılan, cezası 647 sayılı yasanın 6. Maddesi gereğince ertelenen, tedbirsizlikle ölüme neden olma suçundan aldığı ceza da para cezasına çevrilen ilkokul öğretmeninin memuriyetten çıkarılmasında yasaya aykırılık bulunmadığı. (D.5.D., E.1973/2346, K.1974/3769)

…İşin yapılmasından sonra iş sahibinin bundan duyduğu memnunlukla verdiği hediyeyi kabul eden memurun eyleminde suç öğeleri yoktur. Disiplin cezasını gerektirir. (Y.5.C.D. 30.4.1987/4612-2622 )

Özel kanunların, disiplin suç ye .cezalarına ilişkin hükümlerinin uygulana­bilmesi için, memurların eylemlerinin ve bu eyleme verilecek disiplin cezalarının özel yasada tam ve açık olarak tanımlan­ması gerektiği, aksi halde genel kanun olan 657 sayılı Yasa hükümlerine göre iş­lem tesis edilmesi gerektiği hk. DANIŞTAY Onikinci Daire Esas No: 2000/958 Karar No: 2000/4088).

Hakkında suçlamaların doğru olmadığı soruşturma sonucunda saptanan memu­run 657 sayılı yasanın 25. maddesi uyarınca devlet tarafından isnat ve iftiralara karşı koru­maya alınması gerekirken görev yerinin değiştirilmesinde kamu yararı ve hizmet gereklerine uyarlık bulunmadığı hk. (D.5.D, K:88-1785, E: 88-1262)

…Yıllık izin kullandığı sırada göreve davet edilen davacının, bu çağrıya uymaması halinde görevden çekilmiş sayılacağı. (D.5.D., K.569, E.6219)

Mahkeme davetiyelerini muhataplarına tebliğ edilmiş gibi gösteren P.T.T. dağıtıcısının fiili görev ihmal değil suiistimaldir. (T.C.K. 240) (4.C.D.-7.7.1955-7325/12947)

Görevi kötüye kullanmaktan aldığı 1 yıl süreli hapis cezası para cezasına çevrilen davacının görevine son verilemeyeceği hk. (D.12.D., K:1997/2432, E:1995/7236)

İlköğretim müfettişlerinin mutat taşıt işlemeyen veyahutta görevin yerine getirilmesine engel teşkil edecek şekilde belirli aralıklarla mutat taşıt bulunan görev mahalline özel oto ile gidip gelmelerinde mevzuata aykırılık bulunmadığına, 4. Daire Karar Tarihi : 9.10.2001 Tutanak No : 29260

6245 sayılı Harcırah Kanununun 14'üncü maddesine göre geçici görev ile memuriyet mahalli dışına görevlendirilenlere ikametgah veya vazife mahalli ile otogar, istasyon veya iskele arasındaki taksi ücretinin ödeneceği hüküm altına alınmıştır. Ancak, geçici görev sırasında harcanan taksi ve benzeri nakil vasıtası ücretlerinin ödenmesine cevaz verilmemiştir. Bu nedenle, geçici görev sırasında şehir içinde kullanılan taksi ücretlerinin ödenmesinin mümkün olmadığına, 7. Daire Karar Tarihi : 13.9.2001 Tutanak No : 8853

Her ne kadar Milli Eğitim Bakanlığı (İlköğretim Genel Müdürlüğü) ve Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü nün yazılarında ilköğretim müfettişlerine günlük çalışma sürelerini görevlendirildikleri yerlerde geçirmeleri şartıyla buralara aynı gün gidip dönmelerinde tam gündelik ödenmesi gerektiği görüşü mevcut ise de bu görüş 6245 sayılı Harcırah Kanunun 39 uncu maddesine aykırılık teşkil ettiğinden söz konusu meblağın sorumlulara ödettirilmesine, (8.Daire. 21.5.1998/4080)

İl Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı ilköğretim müfettişlerinin, İlköğretim Müfettişler Kurulu Yönetmeliğinin 26'ncı maddesinde yer alan "İlköğretim müfettişleri ve müfettiş yardımcıları .......... rehberlik, teftiş, inceleme ve soruşturma hizmetlerini yürütmekle görevlidir." hükmü gereğince, rehberlik çalışmaları nedeniyle geçici görevle görevlendirilen ilköğretim müfettişlerine 6245 sayılı Harcırah Kanunu'nun 33/b maddesi uyarınca gündelik ödenmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığına, Sayıştay 4. Daire Kararı 25.05.2000 / 28997

İl Milli Eğitim Müdürlüğünde görevli İlköğretim Müfettişlerinin il düzeyinde yaptıkları teftiş ve denetimleri esnasında Bartın ili, bağlı ilçeleri ve bunlara bağlı köylerine mutat taşıt araçları işlemekte iken bu taşıt araçlarını kullanmayıp ticari taksileri kullanmaları 6245 sayılı Harcırah Kanununun 28 inci maddesine aykırılık teşkil ettiğinden ticari taksilere bütçeden ödenen miktarın sorumlulara ödettirilmesine (8.Daire. 01.4.1997/3774)

Beyannamelerinde gidiş-dönüş saatleri belirtilmeyen ilköğretim müfettişlerine 1/3 oranında yevmiye ödenmesi gerekir.”(Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı: 25.03.1997 /24041

Uyuşmazlık Konya ilinde görevli olan davacının 10 günlük hastalık raporunun aynı İl’e bağlı Ayranca ilçesinde geçirmesi nedeniyle verilen disiplin cezasına ilişkindir. Aynı ile bağlı ilçeye gidilmesi, il sınırlarının terk edilmesi anlamına gelmez. (D. 8.D., E.1991/1695,K.1992/322)

Yer değiştirme işlemine karşı Danıştay'da dava açılmış ve yürütmenin durdurulması isteminde bulunulmuş olmasının, 15 gün içinde yeni görev yerine gitmemeye neden olamayacağı Hk. (D.5. D., E. 1969/4876, K. 1970/5142).

Memurların kazanılmış hak derecelerinden daha aşağı bir dereceye atanmalarının; ancak isteği bulunması ve aradaki farkın üç dereceden fazla olmaması hallerinde müm­kün olacağı Hk.(D.5. D. 24.12.1979 T.E. 1976/5629, K. 1979/5603).

Memur olarak görev yapan davacının görev yerinde belirlenen usul ve esasları (başörtüsü) yerine getirmediği ve getiremeyeceğini de ısrarla belirtmesi nedeniyle Aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı (D.8.D. E: 1993/543, K: 1993/3747)

Başbakanlığın Kılık Kıyafetle İlgili 20.9.1980 Tarihli Genelgesine Aykırı Olarak Bi­na İçinde Başı Örtülü Olarak Görev Yapan Aday Memurun Memuriyetle Bağdaşmayan Bu Davranışı Nedeniyle Görevine Son Verilebileceği Hk.. (D.5D, K.82-9856, E.81-1706)

Vakıflar, dernekler ve belediye­ler tarafından meslek edindirme kursları açılması sırasında Milli Eğitim Bakanlı­ğından önceden izin alınması gerektiği hk..DANIŞTAY Birinci Daire Esas No: 2000/44 Karar No: 2000/50)

Bekar memurun kendisine tahsis edilen lojmanda evli kardeşiyle birlikte oturabileceği (D.8.D.E: 1994/2736, K.1995/1193)

…. Üç günlüğe kadar olan ifadede üçüncü günün dahil olmadığı. (D.5.D. E. 1973/6323, K.1975/2671)

……kontrol ve teftiş yetkisi bulunduğu ve görevini yerine getirmemek sonucu …vukuuna sebebiyet verdiği anlaşılmasına göre (5.C.D.-7.2.1989-4992/311)

Tahliye edilme tarihinden itibaren on gün içinde göreve başlamamanın, çekilmiş sayılmaya yol açacağı Hk. (D.5.D., E:1973/4829, K: 1975/8083).

Atama emrinin tebellüğ edildiği tarihte verilen mazeret izni dilekçesinin sonucu beklenmeden görevden ayrılmanın ve yeni göreve on günlük sürede başlamamanın çekilmiş sayılmaya yol açacağı Hk (D.5. D., E:1973/6524, K:1974/2813).

657 sayılı kanunun 137. maddesi uyarınca görevden uzaklaştırılmış olan memurun görevle ilişkisi fiilen kesilmiş olduğundan, görev mahallinden izinsiz ayrılmasının, görevin terk edilmesi olarak nitelendirilmeyeceği ve ilgilinin buna dayanılarak devlet memurluğundan çekilmiş sayılamayacağı. (D.5.D. E.1987/790, K.1988/562)

Memur hakkında soruşturma yapacak soruşturmacının memurla eşdüzeyde ve­ya üst düzeyde bir görevde bulunması gerektiği ve memurun maiyetinde bulunan bir kişi­nin o memur hakkında soruşturma yapamayacağı hk.(D. 2. D., E. 1993/286 - K. 1993/239).

Haklarında tesis edilen göreve son verme,görevden çekilmiş sayılma, ya da benzeri işlemlerin yürütmenin durdurulması kararıyla durdurulması üzerine görevine döndürülen memurlara fiilen görev yapmadıkları döneme ait özlük haklarının ödenmesi gerektiği” (D.5.D.E: 1983/116,K.1983/144)

Refakatçının yatak ücreti ödenir, yemek ücreti ödenemez. (D.5.D., E.1971/10903, K.1975/2777 )

Yasal evlilik bağı olmayan eşin doğum yaptığında doğum yardımı ödeneği ödenmez. Ancak memurun kendi nüfusuna kaydettirdiği çocuk için tedavi masrafı ödenebilir. (Syş.7. D. 1975/3374).

Hastane tarafından serbest diş tabibine sevk halinde, bu tabip tarafından yapılan tedavi giderinin tamamının ‘Devlet Memurlarının Tedavi Yardımı ve Cenaze Giderleri Yönetmeliğinin 22.maddesi uyarınca’ ödenmesinin gerektiği. (D.5.D.,E.1993/7472, K.1996/1326 )

Milli eğitim bakanlığı memur ve öğretmenlerinin raporlu oldukları dönemde, ücretli ek ders görevine devam edemeyecekleri, öğrencisi oldukları yüksek okulun derslerini izleyip sınavlarına girebilecekleri hk. (D.3.D, K:79-68, E:78/1321,)

Mevzuatta resmi tatil süresi içinde memurların görev yerlerinden ayrılmasını engelleyici bir hüküm bulunmadığından, hafta tatilini geçirmek için gidilen ve görev yapılan şehir dışında usulüne uygun alınan raporların geçersiz sayılamayacağı. (D.5.D. 13.10.1983 K.6784, E.5187)

Görevi sırasında sarkıntılık suçunu işleyen okul müdürü hakkında TCK’nun 251. Maddesi uygulanmalıdır. (Y.5.C.D. 15.10.1992/2972-3164 )

Sanığın savunma vermekten kaçınması halinde buna ilişkin belgelerin soruş­turma dosyasına konulması gerektiği hk.(D.2.D., E:1983/2103,K: 1983/2820)

Bulunmayan sanığın savunmasının alınmasına gerek olmadığı hk. (D. 2. D., E. 1987/3471, K. 1988/4365).

Çalışmalarını yakından tanıyan 1.sicil amiri tarafından olumlu görüş belirtilen davacının sicilinin,ikinci sicil amirince herhangi bir kanıt gösterilmeden olumsuz doldurulmasının objektif olmadığı gerekçesiyle iptali gerekeceği” (D.5.D.E: 1977/1580,K.1978/3284)

Bir memurun elinde olmayan nedenlerle göreve devam edememesi halinde o yılki sicilinin bir önceki amir tarafından verilmesi gerektiği.” (D.3.D., E.1979/423, K.1979/495)

Kanaat bölümü ile hüküm fıkrası arasında uyum bulunmayan sicilin iptali gerektiği.” (D. 5.D., E.1981/2327,K.1985/1359)

İki kez üs üste olumsuz sicil alan memurların başka bir sicil amirinin emrine atanmasının 657 sayılı yasanın 243 sayılı KHK. İle değişik 120.maddesinden doğan bir zorunluluk olduğu, ancak idarenin ilgili memurun hangi sicil amirinin emrine ve hangi unvanla atanacağı konusunda takdir yetkisi bulunduğu (D.5.D., E.1987/2249, K.1987/1231)

Objektif esaslara dayanması gereken sicil raporlarında, sonradan çok kısa sürede meydana gelen olağandışı değişikliğin yalnızca sicil amirlerinin kanaati olarak açıklanmasının yeterli olmadığı sicilin olumsuz doldurulmasının somut gerçeklerinin idarece gösterilmesinin gerektiği... (İ.D.D.G.K.: E:1988/133, K:1989/16)

I.ve II. Sicil amirlerince yapılan değerlendirmenin sicil notunun olumlu veya olumsuz şekilde oluşmasını gerektirecek biçimde farklılık göstermesi veya bu iki amirin ortalama notları arasında 10 veya daha fazla fark olması halinde 3.sicil amirinin değerlendirmesinin nihai sicil notu olduğu...” (D.5.D., E:1990/697,K:1990/650)

6 yıllık sicil notu ortalamasının kesirli çıkması halinde, bunun tam sayıya tamamlanması gerektiği hk. ( D.I.D.G.K.,K.96-258,E.94-780)

Olumlu sicil almış bulunan bir kamu görevlisinin olumlu sicilin derecesini yetersiz bularak sicilin bu yönden iptali için dava açmakta hukuki yararının bulunduğu. (D.5.D., E.91/1813,K.93/536 )

Memurlar hakkında düzenlenen sicil raporlarının objektif esaslara uygun olarak düzenlenmesinin ve olumsuz görüş ve kanaatlerin belgelere dayandırılmasının memur hukukunun önemli ilkelerinden olduğu. (D.5.D., E.91/1255, K.93/1464 )

Üçüncü sicil amirinin kendisine tanınan yetkiyi olumlu sonuçlanmış bir sicili olumsuz hale getirecek biçimde kullanmasına olanak olmadığı hükme bağlanmıştır. (D.5.D., E.92/1211, K.92/1780 )

İdarenin hatalı işleminden dolayı hakkında sicil doldurulmayan memurun terfiinin geri bırakılamayacağı (D.5.D., E. 1981/2791, K.1982/8578)

…Memur iken işlediği disiplin suçundan dolayı hakkında soruşturmaya başvurulmuş, ancak bu soruşturma bitmeden görevden ayrılmış bir kişi hakkındaki soruşturmanın sonuçlandırılması gerekir. (D.3.D. K.1977/42)

Memurun memura hakareti ve memurun memuru dövmesi, resen soruşturulması gereken suçlardan olması nedeni ile kovuşturmanın yapılması engellenemez. (D. 2. D. 1976/809)

Mahkemenin beraat kararı fiilde suç unsurları bulunmadığı gerekçesine dayanıyorsa artık davacıya disiplin cezası verilemez. (D.8.D., E.1975/313, K.1976/494)

Bir kamu görevlisinin üzerine atılı disiplin suçu, aynı zamanda ceza yasasına göre de suç niteliği taşıyorsa ve ceza yasasına göre yapılan soruşturma veya yargılama sonucunda ilgili suçsuz görülmüşse, artık ilgilinin üzerine atılı suçu işlemediğinin kabulü zorunludur. (D.10.D., E: 1984/907, K.1984/1860)

Takibi şikayete bağlı suçlarda yakınıcının vazgeçmesi halinde soruşturma yapılmasına yer olmadığı hk. D.2.D., E : 1999/38~3, K: 1999/2682

Yer ve gün saptanarak davacıya savunma yapması yolunda ilân tahtasına asılan duyurunun, davacıya ulaştığının kabulü gerektiği (D.8.D., E:1991/3127, K:1993/991)

Vekâlet aylığının, memurlara her ayın başında peşin olarak ödenen aylıktan farklı bir ödeme olduğu, vekâlet aylığının ödenebilmesi için görevin fiilen yapılması gerektiği hk. (Syş. Tmyz. K. 7.7.1991 - Karar N: 22822)

İlde ikamet edip, görev yaptığı köye gidip gelen davacıya il merkezine atanması üzerine aile ve yer değiştirme masrafı verilemeyeceği, ancak yol masrafı ve yevmiye ödenmesi gerekeceği (D.5.D., E:1995/4056, K:1998/2720 )

Disiplin Cezası Kesinleşen, Mahkemede Beraat Eden: Hakkında Disiplin Cezası uygulanan ve cezası kesinleşen memurun, Ceza Mahkemesi’nde daha sonra beraat etmesi durumunda, memur; ceza mahkemesinin kararını gerekçe göstererek yeniden idari mahkemeye-Danıştaya başvurarak ‘yargılanmanın yenilenmesi’ni isteyebilir. (Danıştay 10. D. 31.05.1989 gün, E.1988/1621,K.1989/1182)

Mahkeme kararıyla yasak hakları geri verilen kişinin gerekli şartları bulunması halinde yeniden devlet memuru olabileceği...” (5.Daire Esas 1988/3019,Karar:1990/363)